Taliban ilerlemeyi sürdürüyor

13 Ağustos 2021 Cuma, Yeni Akit

ABD, Afganistan’daki kara kuvvetlerini çekme planını sürdürüyor. Biden’ın çekilme planıyla ilgili yaptığı son açıklamaya göre 31 Ağustos tarihinde kara kuvvetlerinin çekilmesi işleminin tamamlanmış olması gerekiyor.

ABD Başkanı Biden, çekilme kararı vermekten pişman olmadıklarını dile getirdi. Bu, gayet normaldir. Belki Afganistan’dan çekilme kararı vermekten değil de 11 Eylül olayları bahanesiyle bu ülkeyi işgal etme kararı vermekten pişman olmuş olabilirler. Çünkü bu işgalin götürüsü getirisinden çok fazla oldu ve sonuçta ABD işgal planıyla amaçladıklarını da gerçekleştiremedi. Fakat işgalin, özellikle kara kuvvetlerinin Afganistan’da tutulması sürekli kayıp anlamına geliyordu. Dolayısıyla zararın neresinden dönersen kârdır, diyerek artık bir yerinde, çekilme kararı vermesi zorunluydu ve zorunlu olan bir kararı vermiş olmaktan dolayı da pişman olması söz konusu olamaz.

Aslında Afganistan, ABD’nin ilk yenilgisi değil. Tarihinde birçok yenilgi var. Ama özellikle Vietnam ve Somali yenilgilerinin onun askeri prestijine ağır darbeler vuran ve derin yaralar açan birer yenilgi olduğu inkârı mümkün olmayan bir gerçektir. Dolayısıyla ABD’yi özellikle de onun askeri gücünü gözümüzde çok fazla büyütmemeliyiz. Fakat ABD’nin bileğini güçlü kılan askeri teknolojisi ve bu teknolojiyi kullanırken hiçbir ölçüsünün, savaş hukukunun, ahlâkının olmaması, vahşette sınır tanımamasıdır. Bu itibarla eğer gerçekten uluslararası düzeyde savaş suçlarından dolayı inandırıcı bir yargılama olsaydı en başta ABD yetkililerinin yargı önüne çıkarılmış ve mahkum edilmiş olmaları gerekirdi. Eğer bu yapılmadıysa Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin gerçekte savaş hukukunu icra ettiğini söylemek boşunadır. Belki bu mahkeme uluslararası emperyalizmin, birtakım yöneticileri hizaya sokmak, hizaya girmeyenlerin de cezalarını vermek için kullandığı bir sopa niteliğindedir.

ABD, Afganistan’da da pek çok savaş suçu işledi. Şimdi kara kuvvetlerini çekiyor. Ama tasını tarağını tamamen toplamış değil. Bir yandan hava güçlerini tehdit gücü olarak kullanmaya ve Taliban’ın ilerleyişini durdurmaya çalışıyor. Ama hava saldırıları Taliban’ın ilerleyişini engelleyemiyor. Çünkü karada ABD desteği olmayınca, hükümete bağlı bazı askerlerin de direnmeyi değil sahayı terk etmeyi tercih etmeleri Kabil hükümetinin zaafını artırdı. Cumhurbaşkanı Eşref Gani, Genelkurmay Başkanı’nı Taliban karşısındaki yenilgilerinden dolayı görevden aldı. Ama onun yerine oturtabileceği, elinde sihirli değnek bulunan bir komutanı da yok. Dolayısıyla onun görevden alınmasıyla durum değişmeyecek.

Taliban şimdi kırsal bölgelerden vilayet merkezlerine yöneldi ve bizim bu yazıyı yazmamızdan önce en son olarak Gazne vilayetinin merkezini ele geçirmişti. Böylece ele geçirdiği vilayet merkezlerini 10’a tamamlamıştı.

Kuzeydeki ilerleyişini de sürdürüyor. Bu bölgede, eski komünist rejimden kalma ama bu sıralarda biraz Türkçü, milliyetçi geçinen gerçekte ise küresel mafyanın bir adamı olan ve her kılıfa girmesi mümkün olan Raşid Dostum, Taliban’ın kuzeyde daha önce tuzağa düşürüldüğü ve bu kez yine onu tuzağa düşürecekleri iddiasında bulundu. Bunu belki Rusya’nın kendisine vereceğini umduğu askeri desteğe güvenerek söylemiş olabilir. Ama bu şartlarda Rusya, askeri yönden Afganistan bataklığına girmeyi tercih eder mi bilmiyoruz. Taliban, Rusya ve Çin’le köprüleri inşa için daha önce bu ülkelere heyet göndermişti. O yüzden Rusya dengeleri gözeterek sadece siyasi ve diplomatik avantajlarını kullanmakla yetinmeyi de tercih edebilir.

Uluslararası mekanizma Taliban’ın ilerleyişinden dolayı endişeli ve onun siyasi çözüme razı edilmesi için baskı yapılmasını istiyor. Aslında Taliban siyasi çözüm kapılarını tamamen kapatmış değil ve bir yandan pazarlıklarını sürdürüyor. Yönetimi tek başına oluşturmaya istekli olmadığını ve daha önce bu yola gidenlerin başarılı olamadıklarını da dile getirdi. Ama pazarlıklarda bileği güçlü taraf olmak için askeri imkânlarını da kullanmaya devam ediyor.