İslâm Dünyasındaki Gelişmeler

Nisan 2018, Davet Mektebi

Suriye Direnişinin Yedinci Yıldönümü

Suriye’de 15 Mart 2011 tarihinde başlayan halk direnişi yedi yılını tamamlayarak sekizinci yılına girdi. Arap dünyasındaki zulüm rejimlerinin gitmesi için meydanlara çıkan halkların Tunus’ta ve Mısır’da elde ettiği başarının diğer bazı Arap ülkelerindeki halkların da meydanlara çıkması üzerine uzun süreden beri ağır bir zulme maruz kalan Suriye halkı da heyecanlanmış ve maruz kaldıkları zulmün son bulmasını istemişti. Ancak ne yazık ki Suriye halkı sadece Baas rejimiyle değil onunla ortak hesapları olan küresel emperyalizmle ve başta İran olmak üzere muhtelif bölgesel güçlerle de savaşmak zorunda kaldı. O yüzden Arap Baharı olarak adlandırılan halk hareketleri Suriye’de dar geçide girmek zorunda kaldı.

Suriye direnişinin sekizinci yılına girmesini Vuslat dergisinin Nisan sayısı için yazdığımız dosyada ayrıntılı bir şekilde tahlil etmeye çalıştık. Bu yazımızı derginin yayınlanmasından sonra kişisel web sitemizden (www.vahdet.info.tr) okumanız mümkün olur inşallah.

Doğu Guta’da Kesintisiz Katliam

BM Güvenlik Konseyi’nin Suriye’nin Doğu Guta bölgesinde ateşkes uygulanması konusunda karar almasına rağmen gerek Baas rejiminin ve gerekse ona destek vermek amacıyla Suriye’de bulunun İran ve Rusya işgal güçlerinin insanlık dışı, vahşi saldırıları devam ediyor. Saldırılarda hastanelerin özellikle hedef alınması sebebiyle sağlık hizmetleri ciddi şekilde aksıyor. Doğu Guta aynı zamanda her yönden kuşatma altında tutulduğundan insani yardımların sokulması ve hastaların yahut yaralıların tahliye edilmesi de büyük ölçüde engelleniyor. Bu yüzden bölgede ciddi şekilde açlık ve salgın hastalık problemi yaşanıyor. Saldırılarda sivillerin özellikle hedef alınmasından dolayı çok sayıda sivil can kaybı oldu. Ne yazık ki BM Güvenlik Konseyi de kararının arkasında durmadı ve ateşkesin uygulanması için herhangi bir yaptırıma başvurma ihtiyacı duymadı.

Afrin’in Ele Geçirilmesi

ABD’nin silahlandırdığı ve PKK’nın Suriye uzantısı durumundaki PYD-YPG örgütünün Suriye’nin kuzeyindeki yapılanmasına karşı başlatılan ve Zeytin Dalı Operasyonu adı verilen askerî operasyon ilk hedefini gerçekleştirdi ve Afrin’in merkezini tamamen kontrol altına aldı. PYD-YPG militanları tarafından bazı kritik noktalara ve binalara yerleştirilen bomba ve mayın tuzaklarının temizlenmesi için hassas bir çalışma yürütüldü. Buna rağmen bazı noktalarda patlamalar olması can kaybına yol açtı. Türkiyenin Afrin’i ele geçirmesi IŞİD’e karşı savaştığı iddiasıyla ağır silahlarla PYD-YPG örgütünü silahlandıran ABD’ye de ağır darbe oldu.

Türkiye’nin Afrin’i ele geçirmesi konusunu Ribat dergisinin Nisan sayısı için yazdığımız dosyada daha ayrıntılı bir şekilde tahlil etmeye çalıştık. Bu dosyamızı derginin yayınlanmasından sonra inşallah kişisel web sitemizden okuyabilirsiniz.

Astana'da Yeni Dışişleri Bakanları Toplantısı

Suriye’de silahların susturulması için Kazakistan’ın başkenti Astana’da muhtelif tarihlerde görüşmeler düzenlendi ve çatışmasızlık bölgeleri oluşturulması konusunda anlaşmalar imzalandı. Fakat ne yazık ki bu anlaşmaların garantörü durumundaki Rusya ve İran’ın anlaşmalara bağlı kalmaması sebebiyle silahlar susmadı, saldırılar devam etti. Bununla birlikte Astana süreci 2018’de de devam etti ve Mart ayının ortalarında Dışişleri Bakanları düzeyinde bir toplantı düzenlendi. Ancak bu kez toplantı pek fazla gündem oluşturmadı ve silahların susturulması konusunda da herhangi bir adım atılmadı.

El-Hamdallah'ın Konvoyuna Yönelik Saldırı

Filistin Yönetimi Başbakanı Rami El-Hamdallah, bazı tesislerin açılış törenine katılma iddiasıyla 13 Mart 2018 Salı günü Gazze’ye ani bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret kararı çok hızlı bir şekilde verilmişti ve ziyaret de hızlı bir şekilde gerçekleştirildi. Fakat Gazze’de El-Hamdallah’ın konvoyunun geçtiği Han Yunus bölgesindeki Salahaddin Caddesi üzerinde konvoyun geçmesinden hemen sonra bir patlama meydana geldi. Patlama konvoyun geçmesinden sonra gerçekleştiğinden herhangi bir ölüm ya da yaralanma olmadı. Ramallah hükümetindeki yetkililerin patlamanın ardından yaptıkları açıklamalarda bölgenin güvenliğinden Gazze’deki güvenlik teşkilatının sorumlu olduğunu iddia ederek, bu güvenlik teşkilatının artık tamamen kendilerine teslim edilmesi gerektiğini vurgulamaları patlamanın planlı olabileceği konusunda zihinlerde birtakım soru işaretlerinin oluşmasına neden oldu. Çünkü bölgeye ziyaret çok ani bir şekilde planlandığından ve düzenlendiğinden birilerinin önceden haber alarak suikast planı yapmış olmaları ihtimali yoktu. Aynı zamanda patlamanın tam konvoyun geçmesinden sonra meydana gelmesi de zamanlamanın ayarlanması açısından dikkat çekiciydi. Rami El-Hamdallah bu olaydan sonra katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada suikast teşebbüsüne maruz kaldığını ama buna rağmen Gazze’ye gelmeye devam edeceklerini söyledi. Hamas yaptığı açıklamada eylemi kınadı ve bu eylemin Filistin iç uzlaşmasını hedef aldığını dile getirdi.

Suud Veliaht Prensinin Zırvaları

Suudi Arabistan’da saray içi darbeyle veliaht prens olan ve bu mevkiye gelmesinden sonra da kral babasını tamamen etkisiz hale getirerek dizginleri elinde toplayan Muhammed bin Selman, veliaht prens olmasından sonraki ilk yurt dışı seyahatini Mısır’a gerçekleştirdi. Muhammed bin Selman, Mısır’da basın karşısına geçerek yaptığı açıklamada Türkiye, İran ve kendince terör örgütlerini şer üçgeni olarak nitelendirdi. Veliaht prens Mısır’daki açıklamalarında bunların Arap dünyasının düşmanları olduğunu ileri sürdü. Siyonist işgal rejimini ise Arap dünyasının düşmanları arasında zikretmedi. Veliaht prens Türkiye’deki Erdoğan yönetiminin Müslüman Kardeşler’le de işbirliği yaparak hilafet yönetimini geri getirmek için çabaladığını iddia etti. İran’ın da Müslüman Kardeşler’le işbirliği yaparak devrim ihracı yapmak istediğini ileri sürdü. İran’ın Suriye’deki tutumundan dolayı Müslüman Kardeşler’in bu ülkeyle ilişkilerinin iyi olmadığını görmek ise işine gelmiyordu. Muhammed bin Selman açıklamalarında Katar meselesinin ise çok basit bir mesele olduğunu iddia etti.

Suudi veliaht prens Mısır’dan sonra gerçekleştirdiği İngiltere ziyareti esnasında, Yemen’e yönelik saldırılarından dolayı protesto gösterilerine maruz kaldı.

Suudi Arabistan'da Askeri Mekanizmada da Darbe

Suudi Arabistan’ın veliaht prensi ayağına takılabileceklerinden endişe ettiği kişileri devreden çıkarmak için darbeler yapmaya devam ediyor. Sivil kadroda yaptığı darbeden sonra geçtiğimiz ay da askeri mekanizmada önemli bir darbe gerçekleştirdi. Çok ani bir şekilde verilen kararla Genelkurmay Başkanı ve Hava Kuvvetleri Komutanı emekliye sevk edildi. Kara Kuvvetleri Komutanı ve İçişleri Bakanı’nın ve Dışişleri Bakanı’nın bazı yardımcıları da görevden alındı. Bunların dışında da görevden almalar oldu. Bu görev değişikliklerinin tamamen veliaht prens Muhammed bir Selman’ın kararlarıyla olduğu tahmin ediliyor.

Körfez Krizinin Neden Olduğu Askeri İttifaklar ve Silah Satışları

ABD Başkanı Trump’ın kirli oyunlarıyla ortaya çıkarılan Körfez krizi, silah üreten değişik ülkelerin Suudi Arabistan’a ve Körfez ülkelerine silah ve askeri malzeme satmaları için önemli bir gerekçe oldu. Bölge ülkeleri ABD, İngiltere ve Rusya’dan yüklü miktarlarda silah ve askerî teçhizat satın aldılar.

Mısır Seçimleri

Mısır cuntasının lideri kendini ikinci kez cumhurbaşkanı seçtirmek için seçim gerçekleştirdi. Biz bu yazıyı yazdığımızda henüz seçim sonuçları ortaya çıkmamıştı. Ancak seçimler sadece Sisi’nin seçtirilmesi amacıyla gerçekleştirildiğinden sonucu belli seçimlerdi.

Mısır ve BAE'nin Libya'da Halife Haftar Hesabına Savaşmaları

Mısır ve BAE’nin Libya’da Halife Haftar’ı para, silah ve teçhizat yönünden desteklemekle kalmadıkları aynı zamanda onun saflarında savaştırmak üzere asker gönderdikleri BM raporu ile ortaya kondu.

Taliban’a Partileşmesi Çağrısı

Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani Ahmedzay, Taliban’a parti kurması çağrısında bulundu. Taliban’ın böyle bir yola başvurması durumunda kendilerinin de Taliban’la anlaşmalarının mümkün olabileceğini söyledi. Ancak Taliban bu çağrıya herhangi bir olumlu yanıt vermeyerek eylemlerine devam etti.

Sina'dan Gazze'ye Roket Atılması

Sisi cuntasının Sina bölgesinde IŞİD’in bölgedeki yapılanmasına karşı operasyon düzenlediğini söylediği günlerde bölgeden Gazze’ye roket atıldı. Roketin kimler tarafından atıldığı tespit edilemedi.

Filistin'de Kiliselerin Vakıf Mülklerine Vergi Konulması

Siyonist işgal yönetimi Filistin’deki kiliselerin vakıf gayrimenkullerine vergi uygulama kararı aldı. Gelirleri kiliselere giden bu gayrimenkullerden işgal rejimi de vergi almak istedi. Ancak işgal rejiminin vergi uygulamasına kiliselerin şiddetli tepki göstermesi üzerine siyonist işgalci kararını iptal etmek zorunda kaldı.

Suriyeli Kadınlar İçin Vicdan Konvoyu

Dünyanın değişik ülkelerinden toplanan kadınlar, Suriye’deki zulüm rejiminin zindanlarında tutulan, işkence ve tecavüze maruz kalan Suriyeli kadınlara dikkat çekmek amacıyla Vicdan Konvoyu adıyla bir konvoy düzenledi. Konvoy IHH’nın öncülüğünde bir araya gelen muhtelif sivil toplum kuruluşları tarafından organize edildi.