Arafat'ın Polisleri

Arafat İyice Gaddarlaştı

2 Temmuz 1996

Siyonist işgal yönetiminin başbakanlığını Netanyahu'nun kazanması sözde özerk yönetimin lideri Yasir Arafat'ın Filistinliler üzerindeki şiddet ve baskısını daha da artırmasına yol açtı. Kraldan fazla kralcılığıyla dikkat çeken Arafat, işgal devletinin yeni yönetimine kendini kabul ettirebilmek için son zamanlarda iyice gaddarlaştı.

Siyonist işgal devletinin yeni yönetiminin Filistinliler üzerindeki şiddet ve baskının artırılmasından yana olduğunu açıklamasıyla birlikte işgalcilerin bekçiliğini yapan Arafat da kendi sorumluluğuna verilen bölgelerde yaşayanlar üzerindeki baskının dozajını artırmaya başladı. Bu doğrultuda kendi sorumluluğuna verilen bölgelerdeki tutuklamaları artırdı. Tutuklananlar arasında üniversite öğretim görevlilerinin, doktorların, mühendislerin, gazetecilerin ve diğer üst düzey elemanların da bulunduğu bildiriliyor. Özerk yönetimin zindanlarından alınan haberlerde ayrıca buralarda tutuklulara çok kötü muamele edildiği ve bu yüzden birçoklarının sağlık durumlarının kötüleştiğine dikkat çekiliyor. Alınan bilgilere göre aşırı derecede sağlık durumları kötüleşenlerden bazıları tedavi için Gazze'deki hastanelere kaldırıldı. Arafat'ın zindanlarında bu şekilde insanlık dışı muamelelere başvurulduğu ve tutukluların bazılarının hastaneye kaldırıldığı haberleri bağımsız insan hakları kuruluşları ve çeşitli hukuk kurumları tarafından hazırlanan raporlarda da doğrulandı.

Sözde özerk yönetim bununla da kalmayarak, işgale karşı direnen güçlerle irtibatlarının olabileceği şüphesinden yola çıkarak çeşitli sağlık kurumlarına, eğitim kurumlarına, hayır kurumlarına ve benzeri sosyal kurumlara sık sık baskınlar düzenliyor. Bu baskınlarda zaten bağışlarla ve hayır sahiplerinin yardımlarıyla ayakta duran söz konusu kurumlara ciddi maddi zararlar da veriliyor.

Özerk yönetim, gelişmelerin doğru bir şekilde dünya basınına yansıtılmasını önlemek amacıyla gazetecilerin çalışmalarını da zorlaştırıyor. Bu yüzden bazı gazetecileri tutukladı. Mâhir el-Alemi ve Fâyiz Nuruddin adlı gazetecilerin hâlen tutuklu bulundukları bildirildi.

Arafat zulmünden insan hakları savunucuları da nasiplerini alıyorlar. Örneğin insan hakları savunucularından ve bir insan hakları örgütünün yetkililerinden olan İyâd Serrâc hâlen tutuklu bulunuyor. İyâd Serrâc'ın işkenceye maruz kaldığı, onunla ilgili haberlerde dile getirilmişti.

Filistin İslâmi Direniş Hareketi (HAMAS) bütün uluslararası insan hakları örgütlerine çağrıda bulunarak bu vahşet ve zulmün durdurulması için harekete geçmelerini istedi. HAMAS çağrısında insan hakları örgütlerinin yetkililerinden gerek işgal yönetiminin ve gerekse Arafat yönetiminin zindanlarındaki Filistinli tutukluları ziyaret etmelerini ve bu insanların yaşadığı şartları bizzat görmelerini istedi. Çağrıda bu zulmün sona ermesi için birtakım uluslararası baskılara başvurulması, vahşeti sürdürenlere yapılan yardım ve desteklerin kesilmesi istendi. HAMAS'ın insan hakları örgütlerine yönelik çağrısında bu vahşet ve zulmün siyonist işgal rejimiyle onun uzantısı durumundaki Arafat yönetimi tarafından ortaklaşa işlendiğine dikkat çekildi.